I. Dönem Astronomi Dersi

Yavaş adımlarla Astronomi sınıfına doğru ilerlerken Cassie'nin keyfi yerinde gibiydi. Sonuçta Astronomi fena bir ders sayılmazdı, gökyüzünü falan inceliyorlardı değil mi? Ya da Cassie öyle umuyordu çünkü bu derste böyle şeyler yapılması daha mantıklı görünüyordu ama burası Hogwarts olunca her şeyi yapabilirlerdi.

Yeterince boş görünen sınıfa girip yerine geçti. Profesör çoktan sınıfa girmiş kendi işlerini hallediyor gibi görünüyordu. Öğrenci azlığı biraz kötü görünüyordu, biraz daha öğrenci gelse en azından konuşacak birileri olabilirdi.

Ve favori derslerimden biri daha...ASTRONOMİ!!! Tamam...çoğu kişi için sıkıcı olabilir ama bence eğlenceliydi.Hocamızı biraz süzdüm.İlk bakışta tatlı gibi duruyor.Lakin iç dünyasını bilemeyiz.Görmüş geçirmiş bir ifadesi vardı.Immm...Biraz bilgelik havası veriyor.Etrafa biraz göz gezdirmeye başladım.Belki tanıdık bir yüz görürüm diye...

Kocaman gözlerini yanındaki Hufflepuff'lı kıza dikti. Şimdi bu kız onunla mı konuşmuştu yoksa Cassie'ye mi öyle gelmişti? Vay be, çevremiz de genişliyor. Cassie'yle konuşmamışsa da önemi yoktu, Cassie onunla konuşurdu.

"Sıkıcı, dersler bazıları dışında hep sıkıcı oluyor zaten... Biraz daha hokup pokus yapsak ne olurdu sanki?"

Doğru ya onlar hokup-pokus okulundaydılar ama derslerinde ya iksir falan yapıyor ya da küreleri dikizliyorlardı, nerde bunu asa sallaması? Ah, büyüyünce yapacaklardı dimi bunu... Puffff... Kafasındaki hesaplaşmayı kısa bir süreliğine dondurup kızı süzmeye başladı.

"Seni görmüştüm. Tılsım dersinde miydi, öyle bir şeyde. Hımm... Şey ben Mikayla Cassie Quatra ama sen istediğini diyebilirsin. Senin adın ne sıkılmış kız?"

Gözüme Nora çarptı.Onunla biraz konuşmak isterdim gerçi ama işte çekingenlik duygusu beni yiyip bitiriyordu.Peh...Keşke Zamiel gelseydi...Ama sıkıntıdan patlamamak için Nora'ya yaklaştım.
"Sanırım kafanı kurcalayan bir soru var?" dedim.Yoğun düşüncelerde kaybolmuş gibi duruyordu.

Yeter...Korkunç görünmek bir artı mıdır yoksa eksi mi?Buna bir cevap alamadım kendimce.Nora'nın yanına oturdum.
"Heh...İsimler garip olabiliyor.O değil de sen benim soyadıma bak,Veba?! Daha ne ilginçler vardır...Korkuttuysam özür dilerim" dedim.Umarım bu dış görünüş sorun olmaz.

Değindiği noktalar gerçekten mantıklıydı.Ama isimlerin kişileri yansıttığı doğru mudur bilemem...Şahsen benimki ailesel birşey."Veba" soyadının hikayesi bizim aileden çoğu bireyin hastalıklarla uğraşmasından dolayıdır.Bunu biliyordum.
"Eh,profesörün baş harflerinden 'TEK' çıkıyordu.Tamam,komik değil ama ilginç.Benimkine gelince,'Veba' bizim ailenin geçmişte yaptıklarından dolayı verilmiş bir soyaddır.Hepsi çeşitli hastalıklara çözüm bulmuş,abudik gubidik iksirler keşfetmiştir.Yani benim bildiğim bu.Ha belki başka hikayeler vardır.Bunları bilemem.Tüm bildiklerimi babamın mektubuyla öğrendim..." dedim.Sohbet gittikçe daha eğlenceli bir hal alıyordu.

Tek kaşı kaldırmak...Hımmm.Şüpheci bir ifade.Hemen birşeyler düşündüm.
"Bana kalırsa egoist bir yapısı yok.Ama tanımalıyız.Önyargılar bazen insanı çok zor durumda bırakıyor." dedim içtenlikle.Nora gerçekten iyi yerleri yakalıyordu.Ayrıntıcı bir insan olsa gerek.

Cassie tüm samimiyetiyle sırıtarak kendisine uzanan eli sıktı.

"Monique... Güzel bir ismin var.Bana Kim Possible'daki esmer kızı hatırlatıyor. O kızı da severdim. Tabi sen açık tenlisin ama seni de sevebilirim.Sonuçta insan insandır."

Yeniden sırıttıktan sonra ne diyeceğini düşünmeye başladı. Ne diyebilirdi ki? İletişim kurmak onun işi değildi. Saçmalamak onun işiydi. Ama iletişim kurmadan da yaşayamıyordu işte.

"Astronomi sever misin? Gökyüzü, gezegenler vs. vs."

Profesöre doğru dikkatlice bakmaya başladım.Ah evet...Şu saç.Harbiden renk değiştiriyordu.Acaba?! Yorumlayamıyorum. Nora'ya döndüm.
"Evet! Bu profesör hakkında neler biliyosun ?" dedim.

"Ben bu okulda hiçbir şey bilmiyenlerdenim...Aslında her dedikoduğu işitirim.Ama bazen asılsız olur.Bu kadın hakkında hiçbir şey bilmiyorum.Ama çok şüpheli bir tipi var.Çok masum...Gerçekten ilgi çekici.Aslında bir özelliğim var ama sır olarak kalmalı.Yakın zamanda öğrenirsin...Şimdilik hocayı incelemek en iyisi." dedim.Acaba fazla şey mi söylemiştim?

Astronomi... Bu konu hakkında çok da düşünmemişti. Ailesi dünyanın dört bir yanını gezerken kendisi evde kalıp sadece gittikleri yerleri merak ederdi. Mesleklerle ilgili hayaller kurmamıştı hiç. Onun için en güzele ya evde oturmak ya da para harcamak gibi hayallerdi. Astronomiyse güzel sayılabilirdi. En azından tehlikesiz görünüyordu.

"Astronomi güzel şey yaa... Aslında büyücülere neden böyle bir ders verildiğini anlayabilmiş değilim. Hiç astronot büyücü falan ver mı ki?"

Büyücüler büyücü kalmalıydı... Nereden geldikleri pek fark etmezdi ama nereye gidecekleri önemli bir ayrıntıydı ve iyi bir büyücünün büyüyünce muggle gibi yaşamasını içine sindiremiyordu. Kendi ailesinde olduğu gibi...

"Aslında büyücüleri geleceğe daha iyi hazırlayabileceklerini düşünüyorum. Bir büyücü, büyücü olduğu sürece büyücü gibi yaşamalı. Çok büyülü bir cümle oldu. Hahaha... Her neyse, gökyüzü güzeldir işte. Bence bu dersi günbatımında işlemeliyiz, en azından manzaramız olur."

Nora'nın bu davranışları gerçekten garipti.Evet,tek kaşın kalkması özellikle.Astronomiye gelince,evet.Severim yıldızları,gezegenleri ve gökbilimini.
"Evet,çok severim.Gökbilimi her daim ilgimi çekmiştir.Buna rağmen öyle ahım şahım bilgiye sahip değilimdir." dedim. Çok fazla gökyüzüne bakardım ve yetimhanedeyken birkaç kitap okumuştum yıldızlarla ilgili.Ama onların burda öğrenceklerimle bir alakası var mıdır bilemem.Sır konusuna gelince...
"Sırrım öyle büyük birşey değil hani.Merak edilce bir yanı yok.Ama herkes tarafından bilinmesini pek istemem.Görü yeteneğim var." dedim çok kısık bir sesle.Garip ve soğuk bir his içimi kaplamıştı.Sanki aniden üşümeye başlamıştım.

Nora'nın suratındaki merak gittikçe etkileyici olmaya başladı.Tıpkı yemeye ihtiyacı olan bir canlı gibi o da bilgiye meraklıydı.
"Rüyalarının yada her gözünün önünde beliren birkaç sahnenin gerçek olması kadar korkunç bir his yoktur.İnsanı korkutuyor.Bazen de hayallerini yıkıyor.Bir düşün,rüyanda gördüğün o şeylerin gerçek oluşunu..." dedim.O üşüme hissi hala gitmemişti.Korkmaya başlamıştım...Kendimden...