I. Toplu KSKS dersi

Tüm öğrenciler büyük salona toplanmıştır. Büyük salonun tam ortasında uzun bir sahne vardır, diğer alanlar boştur. Profesör N sahnenin üstündedir ve herkes yerleşene kadar bekler sonra asasını boğazına götürüp sessinin tüm salonda yankılanmasını sağlar. Sesi ile herkes susunca ilginç aksanı ile konuşmaya başlar. "Evet, herkes biliyor ki okulda ikidir saldırılar oluyor. Artık Slytherin'in varisi gibi birşey olmadığı için -Merlin Harry Potter'ı korusun- ve Hogwarts mitolojisinde böyle bir olay olmadığından bir şüphelinin bunları yaptığını düşünüyoruz. KSKS derslerinin olmadığı bu döneme denk gelmesi de herkesi daha çok tehlikede bırakıyor. Burda toplanmamızın nedeni basit saldırı ve koruma büyüleri öğrenip kendinizi savunabilmeniz. İlk büyüyü de Sersemlet olarak kararlaştırdık. Hestia sahneye gelebilir misin?" İkizine sahneye çıkması için yardım eder. İksir profesörü olan Hestia Petrasova da bilindiği üzere iksirlerle kafayı bozup asasının olduğunu unutabilen biridir. Hem çok yakın zamanda bir saldırıya uğramıştır. Herkes saldırganın daha işini bitiremediğini ve bir daha iksirciye saldırabileceğini konuşmaktadır. "Sersemlet büyüsü, karşınızdaki kişiyi sersemletip savaşdışı edebilirsiniz. Kolay ve kullanışlı bir büyüdür. Sersemleti bozabilen büyü de Çözüldür. Hestia, Sersemlet ve Çözülü uygulamalı olarak üstümde gösterebilir misin?"


--RpOut--
Hestia'nın mesajından sonra herkes (hademe, müdür ve profesörler dahil) yazabilir.

rp out: duello olmadigi, ogretme amacli oldugu icin nate ve hestia arasindaki buyulere zar atmiyorum.


Ikizim konusurken ben de sahnenin uzerinde sacma sacma dansediyordum. Tanri bilir Nathaniel nasil sinir oluyordur su an bana. Nathaniel ilk derste ogretecegi buyulerden bahsetmeye baslarken ben kucukken bi muggle sarkicidan gordugum moonwalk diye bisi yapiyordum. Ogrencilerin bazisi kikirdiyordu. Daha sonra Nathaniel ona bir sersemletme buyusu atmami istedi. Iste en sevdigim kisim gelmisti.
Heyecandan Nate daha cumlesini bitiremeden buyuyu uyguladim
-Sersemlet!! Zavallicik zaten sersemin tekiydi tam sersem oldu eheuheu!!
Ikizim yerdeyken ben havali havali sacma hareketler yapiyordum
-Kimmis patron! He! Beni merdivenlere baglayan o garip fantezileri olan manyagi bi bulayim daha kotusunu yapicam! Hah!
Sanirim fazla konusmustum, ikizim uzun suredir yerdeydi, ogrenciler artik rahatsiz ve korkulu gozlerle bakiyordu bana.
-Aa, dogru ya, yerde kaldi bu. Neyse, Cozul!!

öğrencilerden alkış sesleri geldi.gayri ihtiyari bende alkışladım.sonra öğrencilerin arasından elimi kaldırdım,bende öğrencilere birseyler göstermek istiyordum.

-profesör! (el sallayarak)

Çözüldükten sonra sinirli gözlerle Hestia'ya bakarak kalktım. Tam dayaklıktı. Ayağa kalkıp üstümü başımı düzelttikten sonra seslenen kişiye doğru baktım. "Söylemek istediğiniz bir şey mi var bay Break?" dedim soğuk soğuk.

aradaki kalabalıktan ayaklarımın ucuna kalkarak seslendim.

-efendim bende kullanışlı bir büyü göstermek isterim öğrencilere tabi müsade ederseniz.

tanrım ne kalabalık. ksks meraklısı ne kadar çok insan var??

Gözlerimi devirdim ama gene de elimle onu sahneye davet ettim. Hala yüksek çıkan sesimle de ekledim "Öğrencilere kolay büyüler öğretmemiz gerektiğini unutmayın. Herkesin ortasında bir Avadakedavra görmek istemeyiz bay Break." dedim. Esprisine söylemiş gibi olmasına rağmen gayet ciddiydim. Adam sahneye çıktığında da Hestia'yı aşağı inmesi için zorladım ne olur ne olmaz. Benim üstümde denemesi daha mantıklı olurdu. Asamı da sıkıca tuttum. Saçma sapan bir büyü yaparsa protego yapabilmek için. "Öğreteceğiniz büyüyü ayrıntılarıyla açıklayarak anlatın lütfen."

-ittirmesene ya, hamileyim ben! uf! tamam iniyorum!
Kalabaligin arasina karistim, Dean'e sinirlenmistim cunku yerimi o almisti, kucumser gozlerle yapacagi buyuyu bekledim, ama korkmuyo da degildim, hademe benden de catlakti, rusvet ugruna yapmadigi sey de yoktu, daha gecen gun sacma sapan bi iksir icin benden rusvet istemisti.

kalabalığın arasından itiş kakış olacak gibi değildi.hamle yapamıyordum.animagus özelliğimle bir anda gözden kayboldum.ayakların arasından tıslaya tıslaya geçtip sahneye girmiştim.düzelip asamı çektim.

-şimdi sizlere Petrificus Totalus büyüsünü göstereceğim.Düşmanın elini ayağını vücuduna yapıştırır.

nathaniel in yüzüne baktım ve onay alır gibi baktım.nathaniel başını eğdi.

-bakın,asayı hızlı ve zikzak çizdirerek sallamaya özen gösterin. başlıyorum.sizde karşılayın profesör.

nathaniel daha da sıkı durmaya ve bir ayağını bir adım geri alarak destek sağladı.Bir bağırışla!
-PETRİFİCUS TOTALUS!!!

Uzaklarda bi kosede okul muduru de izliyordu, ben asagi inince isaretle beni yanina cagirdi ben ne dicek acaba diye beklerken iki elimden de tutup garip dans figurleri yapmaya basladi. Kikirdayip ona eslik ettim, okul mudurunu bilirdim, ise girdigimden beri olmadik yerlerde cikar dans ederdi, sanirim ondan bana da bulasmisti bu ozelligi.
Nate ve hademe orda duello yaparken ben okul muduru etrafinda dans ederek donuyordum.

Hademenin yaptığı büyü bana temas ettiğinde vücudum kitlendi ve bunun etkisiyle yere yapıştım. Sonra da profesörlerden gelen bir büyü ile açıldım. Sakince ayağa kalkıp, "Teşekkür ederiz bay Break ama Petrificus kendini savunma büyüsü sayılmaz. Tabi öğrenciler katili yakalamak istiyorlarsa onu da öğretebiliriz. Şimdilik sadece Sersemlet." dedim otoriter bir şekilde. Sonra da pratiğe başlamaları için elimle işaret yaptm.

Tum pilicler salona toplanmisti, bu benim icin essiz bir firsatti. Resmen bi kizin koluna giriyordum, "ah gozlerinin rengini begenmedim" diyip bir baska kizin koluna giriyordum. Boyle yapa yapa uzun bir sinirli kiz zinciri olusturmustum ki gozum sahnedeki hamile hatuna takildi. Ve karsisindaki adama. Bunlar bahcede yiyisirken yakaladigim garip fantezileri olan ensest ciftti. Her ilginc durumda yaptigim seyi yaptim, islik caldim. Bize sersemlet buyusunu ogretiyorlardi, bu ilgi cekici olabilirdi, zira asami sadece tonlamalarimi kolaylastirmak icin kullaniyordum.
-Ne yani soyle sallayinca oluyo mu simdi? Sersemlet!
Asamin ucundan garip seyler cikti, isikti sanirim, bilmiyorum, ben o korkuyla asami az daha yere dusuruyordum, yakalamaya calisirken bi kac kere asam havada takla atti, o sirada farkettim ki birileri patates cuvali gibi yigilmisti yere.
-Aaa, oluyomus...
Ve sonra insanlarin bana tip tip baktiklarini farkettim
-Ne? Belki de yorulmustur.

sahneden inmiştim.öğrenciler yarı ciddi yarı cıvık büyüyü deniyorlardı.ahhh Justin...kızlar seni beğenmiyor evlat sorunun ne?koştum Justin in sersemlettiği çocuğu çözdüm.
ve Justin'e döndüm.

-Lanet asanı dikkatli tut ve sadece karşındakini sersemlet.hocalara gelmesini istemeyiz değil mi?yoksa elini kolunu petrificus totalus lamak zorunda kalmayalım...

çocuk şaşkın şaşkın baktı.zaten hep böyleydi..yapar ve nasıl yaptığını anlamaz ama başarılı olurdu.

Milleti izlerken hademenin bir çocuğu azarladığını görüp gözlerimi devirdim. Ah bu adam gerçekten ilginç biriydi. Aniden yandan bir ses geldi göz ucuyla baktım. Bu Hestia'ydı. Derslere katılmasını ben istemiştim, doğal olarak da öğrenmesini sağlamalıydım. Başımla onaylayıp sahneden aşağıya atladım ve eşi olmak için onu öğrencilerin en az olduğu yere doğru çekiştirdim. "Tamam çalış hadi."

Sessizce kalabalığın arasından ikiz profesörleri izleyen Zamiel bir an profesörün paranoyak hareketlerine takılıp kaldı. Sanırım madam hala tam kendine gelemedi. Daha sonra dikkatini dağıtıp etrafına bakındı. . Havada uçan büyüler, yere yığılan insanlar, havada uçan başka şeyler, bunlar küfürler ve öğrencilerdi.

Sıkkın sıkkın etrafına bakarken 2. sınıftan bir Hufflepuff öğrencisinden gelen bir düello teklifiyle durakladı. Tek kaşını kaldırıp; "Şu anda hiç ama hiç havamda değilim. Bence uzak durman yararına olur." dedi. Fakat çocuk bu dostça uyarıyı biraz ters algılamış olacak ki asasını çekti.

"Bak dostum gerçekten hiç havamda deği. . ." daha sözünü bitiremeden kendine doğru uçan bir büyüden hızla yana çekilerek kurtuldu ve asasını doğrultup yavaşca "Sersemlet" diye mırıldandı. Ve o neredeyse bir saniyelik zamanda 2 kişi, sabrını taşıran Hufflepuff'lı öğrenci taş zemine konarken, hedeflemeden kendisine attığı büyüye hedef olan şanssız Ravenclaw kızıda duvara doğru havalandı.

Çocuğun sersemlemiş suratına yaklaşıp "Aptal şey. Eğer hedefini belirlemediysen hiç bir zaman büyü kullanma." dedi ve tanıdık bir yüz bulma ümidiyle kalabalığın etrafında dolanmaya devam etti

ortalıkta uçuşan büyülere bakılırsa bu acemilerin yanında durmak hiç iyi değildi.her an kafama bir AVADA KEDAVRA yada expeliamus yada sersemlet yiyebilirdim.ayrıldım oradan.lanet 1. sınıflar...

Sahnedeki profesörleri izlerken suratımda garip bi sırıtış vardı. Sanki... Sanki özeniyormuşum gibiydi. Ne bileyim çok sevimliler. Gözlerimden ışıklar saça saça birbirlerine sersemlet yapıp düzeltmelerini izledim. Hademe sahneye çıkınca da pek takmadım açıkçası o adam bana hep kasıntı geliyor. Tabi o sırada yanımda duran Justinin sapıtık asasından çıkan büyü bana geldi. Kendimi yerde buldum ve herşey dönmeye başladı. Ayağa kalkamıyordum ve konuşmaya çalışınca etrafa tükürük saçtım. Biri beni düzeltene kadar sersem sersem yerde yattım ve ne kadar zaman geçtiğini anlamadım hiç. Ayağa kalkıp etrafıma şapşal şapşal baktım. O sırada soylu soylu yürüyen Zamiel'i gördüm. Düşünmeden bağırdım tabi. "Zamiieell!! Partner olalıım!"

"Hm ? Oi Chuck ! Görüşmeyeli oldu sanki ? sakince yanına yaklaşıp başımla selam verdim. "Eş mi olmak istiyorsun ? Tamam bana uyar."

"Evet, evet!" gözlerimi kapatıp elimi kolumu sallayarak rahatladım. Sonra asamı sıkıca kavrayıp kolumu kaldırdım. "Monte Cristo kontundaki, o sarışın gibi pislik yapma bak. Slytherinsin diye güvenmiyorum. Şapkanın bi bildiği vardır. İkimiz aynı anda atalım kazanan kaybedene sigara alıyo." dedim ağzımı yamulta yamuta. Sigara içtiğimden değil satacam. Neydi büyünün sözleri? Sersemlet. Zor değildir herhalde.

Soğuk bir ifade takınıp; "Tamamdır. Merak etme bir şey yapacak olsaydım çoktan yapardım. Sözünü bitiremeden gözlerin kararır ve başın sana ağır gelmeye başlardı. Sonrada düşerdin, gözlerin kapanırdı bir daha açılmamak üzere."

Sonra saçlarını toplarken sessizce sırıttı "Nasıl şimdi ona benzedim mi ? Ve anlaşma kabul edilmiştir, kazanan sigarasını alır."

Saçların siyahken o adama biraz zor benzerdi ama kıkırdadım. O değil de Slytherinlere safkan almıyorlar mıydı? Yoksa büyücüler de Monte Cristoyu biliyor muydu? Yoksa Zamiel o adamdan bahsetmiyormuydu? Kafam karışmıştı. Tüm bu saçmalıkları bırakıp Zamiel hazır olunca 3ten geriye doğru saymaya başladım ve büyümü savurdum "Sersemlet!" sanırım gözümü de kapamıştım ama... Bilemeyeceğim.


--Rp Out---

Mesajını atarken zar sisteminden Slytherin ve Gryffindor olarak ayarlarsın artık. Zara göre yazarız.

--Rp Out--

Geri sayım bittiğinde yavaşca mırıldanarak asasını salladı Zamiel ve sözleri ekledi; "Sersemlet !" 2 büyü havada uçarken zaman aniden yavaşlamıştı sanki. Sessizce kendisine gelen büyüyü izledi Zamiel ve. .

'Zamiel Nagao' üyesi bu işi tamamladı : Zar Sistemi

#1 'slytherin' : 4

--------------------------------

#2 'gryffindor' : 3

Gözümü açtığımda büyümün zayıflığının dayanamayıp Zamiel'in büyüsüne yenildiğini gördüm saniyeliğine. Sonra da zaten büyüye teslim olmam gerekti ve kırmızı büyü vucudumla buluşur buluşmaz Justin'in büyüsü ile aynı duyguları yaşadım. Yere düştüğümde kafamı vurduğumu hissedebiliyordum ve acısı çok belirgindi ama engelleyemiyordum. Her yer dönüyordu. Yerde yatıp arasıra gözümü açıyor ve dönen tavana bakıyordum. Konuşmadım çünkü görüntüsünün iğrenç olacağından korktum. İkinci kere bu hissi yaşamak gerçekten korkunçtu. Sanki saatler geçiyor gibiydi ve içimde bir ses ikide bir artık yeter biri şunu düzeltsin diye çığlık atıyordu. Bu büyü kesinlikle psikolojim için iyi değildi.